“De ki: Duanız olmasa Rabbim size niye değer versin?…” (Furkan 77)
Dua etmesini de bilmek gerekir tabi. 👇
Ramazan-ı Şerif ayının böylesi bir son on günü içerisinde
Hz. Ömer (r.a.) Resûlullah (s.a.v.)’in kabr-i şerifini
ziyaret eder.
Kabri önünde bir bedevinin dua ettiğini görür ve arkasında durup duasını dinlemeye başlar.
Şöyle dua etmektedir bedevi:
“Yâ Rabbi! Bu senin Habibin, ben de kulunum.
Şeytan da senin düşmanın.
Eğer beni afvû mağfiret edip bağışlarsan habibin sevinir, kulun kazanır, düşmanın üzülür.”
_Beni AFV-û mağfiretinle bağışlamazsan
habibin Muhammed( salllalllhahu aleyhi ve sellem )üzülür, düşmanın şeytan sevinir, bu aciz kulun ise helak olur.
Ya Rabbi! Sen habibini üzmekten, düşmanını sevindirmekten, kulunu helak etmekten daha cömertsin.
Yâ Rabbi! Araplar arasında asîl insanlar vefat ettiklerinde kabri başında kölesini azât etme geleneği vardır. İşte Alemlerin Efendisi vefat etti. Kabri başında beni cehennemden âzâd et”.
Ya Rabbi.!
Bunun üzerine Hz. Ömer avazı çıktığı kadar:
“ Ya Rabbi! Bu bedevi’nin Senden istediğini ben de istiyorum” diye bağırır.
Sakalı ıslanıncaya kadar hıçkıra hıçkıra ağlar..
________
Ya Rabbi.! O mübarek bedevi’nin istediklerini bizde istiyor ve bu duasına bütün rûh-û kalbimizle ve tüm isteğimiz, gücümüzle AMİN diyoruz.🤲
M.Murat İyiyapıcı